Kavuşmak tutkusuyla delirince bu gönlüm, duvarları deler gözlerim, seni görürüm. İşte o an, dağ bir karış, deniz bir adım, o an saçlarını dağıtan rüzgar değil, nefesimdir gülüm
Sonbahara inat ağaç hala yeşermekte, geceye inat gün hala ağarmakta, ben ise kadere inat hala seni sevmekteyim. İnat bu ya, mahşere kadar “seni seveceğim
Yanağına düşen kar tanesi eriyip dudaklarına indiğinde ve o bir damla serinliği biriyle paylaşmak istediğinde yüzünü rüzgara dön, ordayım
Bir telefon bekliyorum, Sevgilim diye başlayan, seni seviyorum diye biten. Bir telefon bekliyorum, dün gelmesi gereken ve bugün hala gelmeyen
Hayatta üç şeyi sevdim; seni, kalbimi, ümit etmeyi... Seni sevdim, sensin diye, kalbimi sevdim, seni sevdi diye, Ve ümit etmeyi sevdim, Belki seversin diye...
Bir yağmur damlası seni seviyorum anlamını taşısaydı ve sen bana, seni ne kadar sevdiğimi soracak olsaydın, inanki bir tanem her gün yağmur yağardı
Gülmek için mutlu olmayı bekleme, belki mutluluk gülüşünde saklıdır, sakın ağlayayım deme! Belki bir yerlerde senin bir tek gülüşün için yaşayan biri vardır